Scholz, Berlin’de patron ve emekçi sendikası temsilcileriyle görüşmesinin akabinde yaptığı açıklamada, Alman hükümetinin yüksek enflasyonun vatandaş ve şirketlere tesirini azaltmaya çabaladığını belirtti.
Alman vatandaşlarının süpermarketlerde artan fiyatlar ve keskin bir biçimde yükselen güç faturaları konusunda telaşlarını anladığını lisana getiren Scholz, güç maliyetlerine ait uzmanlardan oluşan bir kurul oluşturacağını bildirdi.
Scholz, kelam konusu komitenin, Alman federal hükümeti ismine artan maliyetlerin nasıl azaltılabileceği, şirketler ve tüketiciler için yüksek enflasyonun sonuçlarının nasıl hafifletilebileceği konusunda çalışacağını belirtti.
Schoz, “Birçok kişi fiyatlardaki keskin artıştan kaygı duyuyor. Birçok kişi enflasyonu süpermarkette alışveriş yaparken, akaryakıt istasyonunda, ısınma faturasını öderken hissediyor. İşletmeler de yüksek güç maliyetleri nedeniyle giderek artan bir baskı altında kalmakta. Şunu bir sefer daha açıklığa kavuşturmak benim için kıymetlidir; hükümetimiz kimseyi bu yükün altında bırakmayacaktır. Asla yalnız yürümeyecekler. Bu kelamımız geçerlidir.” diye konuştu.
İşverenlerden çalışanlarına yüksek enflasyonla uğraşta dayanak olmasını isteyen Scholz, çalışanlara 3 bin avroya kadar yapılacak şirket dayanaklarının vergiden muaf tutulacağını da kaydetti.
Schoz, Alman Patron Sendikaları Konfederasyonu (BDA) Lideri Rainer Dulger ve Alman Sendikalar Birliği (DGB) Lideri Yasmin Fahimi ile düzenlenen ortak basın toplantısında, şirketlerin çalışanlarına kelam konusu ödemelerin “gönüllü” olacağını belirterek, “Ancak çalışanların kararlaştırılan fiyata ek olarak vergisiz ek ödeme almaktan memnun olacaklarından eminim.” tabirini kullandı.
Scholz, Alman hükümetinin vatandaşları yüksek güç fiyatlarına karşı rahatlatmak için toplamda 95 milyar avroluk paket hazırladığın hatırlatarak “Alman hükümeti kimseyi bu yükle yalnız bırakmayacak.” dedi.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, güç fiyatlarındaki artışın baskısı altına olan Alman şirketlerine de yardım programlarını genişletmek için ağır çalışmalar yaptıklarını anlattı.
– “Önümüzdeki bahara büyük bir darbe almadan girmeyi başarmalıyız”
DGB Lideri Fahimi de meselelerin ve zorlukların haftadan haftaya her şeyin önüne geçtiğini lisana getirerek şunları kaydetti:
“Bu nedenle, mümkünse yıl sonundan evvel ilgili rahatlamayı sağlayacak kararların artık süratli bir biçimde alınması değerlidir. Zira birinci kademede, her şeyden evvel önümüzdeki bahara büyük bir darbe almadan girmeyi başarmalıyız.
Resesyon tehlikesi, tartışılan iflas dalgaları, endüstride yapısal bozulma tehdidi; tüm bunlar Almanya’da yalnızca iş kayıplarıyla ekonomik ziyan değil, ‘aynı vakitte ki bu tam da istemediğimiz şey’ artan bağımlılık manasına gelebilir. Bu nedenle tüm bunların önlenmesi birçok açıdan kıymetlidir.”
Asıl sorunun yüksek enflasyon olduğunu vurgulayan Fahimi, “Bu asıl sıkıntıdır ve o denli de kalacaktır ve günün sonunda bunun en önemli nedeni güç fiyatlarıdır. Bununla gayret etmenin en yeterli yolu güç fiyatlarını aşağı çekmektir” sözlerini kullandı.
– “Enflasyon hem insanları hem de işletmeleri vuruyor”
BDA Lideri Dulger de şirketlerde büyük bir telaşın hakim olduğunu belirterek, “Enflasyon hem insanları hem de işletmeleri vuruyor. Başta güç maliyetleri olmak üzere enflasyonu tetikleyen ögeleri süratle denetim altına almamız gerekiyor.” diye konuştu.
Hükümetin, patronların çalışanlarına bir keze mahsus olmak üzere vergi ve katkı hisselerinden muaf olarak ödeme yapma konusundaki istekliliğini de memnuniyetle karşıladıklarını lisana getiren Dulger, “Bu birebir vakitte çalışanların cebine daha fazla para girmesini sağlayacaktır. Bununla birlikte, tüm şirketlerin bu tek seferlik ödemeleri karşılayamayacağını belirtmem gerekir. Birçok şirket ekonomik çöküşün eşiğinde. Kimi şirketler bunu birinci gün karşılayamayacak ve hatta tam fiyatta bile karşılayamayacaktır. Hasebiyle bu tek seferlik ödemeleri istekli ve esnek bir araç olarak tasarlamamız yanlışsız olacaktır.” değerlendirmesinde bulundu.
Bu ortada, Almanya’nın önde gelen emekçi sendikaları, yüksek enflasyonu telafi etmek için ülkede alışılmışın dışında maaş artırımı talep ederken talepleri karşılanmadığı takdirde grev tehdidinde bulunuyor.
Öte yandan, Alman hükümeti yazın enflasyona karşı 9 avroluk toplu taşıma bilet uygulamasını hayata geçirerek, yakıtta vergi indirimi uygulamıştı. Bu tedbirler ağustos sonunda sona ermişti.
Artan yakıt ve nakliye fiyatları, başta besin olmak üzere Almanya’da enflasyonu artırırken tüketicilerin alım gücünde de büyük düşüşler yaşanmasına neden oluyor.
Almanya’da temmuzda yüzde 7,5 olan yıllık enflasyon, güç ve besin fiyatlarındaki son yükselişle ağustosta yüzde 7,9’a çıkarak1974’ten bu yana görülen en yüksek düzeye ulaşmıştı.