Milli Eğitim Bakanlığı’nı, vilayetlerde il ulusal eğitim müdürleri, ilçelerde ise ilçe ulusal eğitim müdürleri temsil ediyor. Eğitimin saha faaliyetleri de vilayet ve ilçe ulusal eğitim müdürlerinin idaresinde yapılıyor. Öteki bir deyişle, teoride istenenleri aksiyona dökenler, bu vilayet ve ilçe ulusal eğitim müdürleri oluyor. Vilayet ulusal eğitim müdürlerinin ataması, Ulusal Eğitim Bakanı’nın istemi ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yapılıyor. Bu nedenle bu müdürlerin cinsiyet ve eğitim dağılımları, iktidarın eğitimde nasıl bir tablo istediğine de ayna tutuyor.
YALNIZCA YÜZDE 5
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, son olarak mart ayında yaptığı konuşmada, “Yüzde 59 bayan öğretmenin yer aldığı bir eğitim sisteminde bayan yöneticilerimizin sayısını artırmak boynumuzun borcu. Bayanlarımızın eğitimdeki, idaredeki temsiliyetlerini artıracağız” dese de mevcut tablo tam aykırısını gösteriyor. Buna nazaran, 81 vilayet ulusal eğitim müdürü ortasında sadece dört bayan misyon yapıyor. Yani, bayan vilayet ulusal eğitim müdürünün oranı yalnızca yüzde 5.
İl ulusal eğitim müdürlerinin eğitim geçmişleri de dikkat çekiyor. 81 vilayet ulusal eğitim müdürünün 21’i, yani yüzde 25’i ilahiyat fakültesi mezunu. Öteki bir tabirle, her dört vilayet ulusal eğitim müdüründen biri ilahiyatçı. Bu sayıya, imam hatip mezunu olup, ilahiyata devam etmeyenler dahil değil. İlahiyatçılar dışında dokuz ilin ulusal eğitim müdürü de imam hatip kökenli. Bu sayı da ilahiyatçı vilayet ulusal eğitim müdürlerine eklendiğinde oran yüzde 37’ye çıkıyor. Öteki bir deyişle, her üç ulusal eğitim müdüründen biri, dini eğitimden geliyor. Vilayet ulusal eğitim müdürlüğüne atanmadan evvel imam hatip lisesi ya da ortaokulu müdürlüğü yapan yahut dini eğitimden sorumlu şube müdürlüğü misyonunu yürütenler de göz önüne alındığında, vilayet ulusal eğitimlerdeki dini yük daha da belirginleşiyor.