Araştırmacı-yazar Bekir Ağırdır, cumhurbaşkanlığı seçimlerinde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına ilişkin tartışmaları yorumladı. Ağırdır, “Kemal Bey son 11 seçimde büyükşehir belediyelerindeki kazanımlar hariç kaybetti. Dolayısıyla herkeste tedirginlik uyandıran Kemal Beyin kimliğinden daha çok bagajındaki bu 11 seçimlik yenilgi” dedi.
T24’ten Murat Sabuncu’nun haberine göre, CHP’de belediye başkanları ve Kılıçdaroğlu’nun da başarılarının bireysel olarak algılandığını dile getiren Ağırdır, partinin örgütsel sinerji yaratamadığını belirterek “Kemal Beyin yenilgisinden kaynaklanan algı değiştirilemez bir algı değil ama bunu değiştirmek yalnızca Kemal Beyin kendi şahsi çabasıyla olamaz, CHP’nin de ne yapacağı önemli. CHP başarılarını örgütsel bir enerjiye çevirmediği sürece Kemal Beyin çabaları kişisel bir çaba olarak algılanıyor” diye konuştu.
‘KARARSIZ SEÇMEN İYİ PARTİ’YE YÖNELİYOR’
AK Parti’nin oy oranının araştırmalarda yüzde 30’un altına indiğini, İyi Parti’nin ise yüzde 20’nin üstünde olduğunu ifade eden Ağırdır, “Kararsız seçmen daha çok İyi Parti’ye yöneliyor” dedi.
6 partinin kurduğu ittifakta masadaki ağırlığın Kılıçdaroğlu’nda olduğunu ancak seçime doğru yaklaştıkça gelişmelere bağlı olarak bu ağırlığın değişebileceğini söyleyen Ağırdır, “Şu anda masadaki herkes eşit ama biliyoruz ki pratik olarak, bir süre sonra bu eşitlik yarın adaylık ve ilkeler belirlendiğinde ve süreç başladığında, liderlerin kendi örgütleri ile problemleri de başlayabilir. Kemal Beyin ağırlığı değişirse artık masadaki söz ağırlığı da değişir” diye konuştu.
6’lı masanın önünde 4 adımdan oluşan bir süreç olduğunu dile getiren Ağırdır, şöyle dedi:
“CHP-HDP ile işbirliği yapıyor mu? Konuşuyor mu?’ diye tartışılıyor. Tabii ki konuşacak, konuşmalı da zaten. 6’lı masanın ve Türkiye’nin önünde 4 adım var. Birincisi; seçim sürecini doğru yönetmek. İki; seçim günü ve seçim güvenliği. Üç; seçimi kazandıktan sonra günceli nasıl yöneteceksin. Dördüncüsü de anayasayı nasıl yapacaksın. Bu ne demek? Bu dört aşamada da farklı ittifaklara ihtiyaç var. Anayasayı değiştireceğim diyorsan toplumun bütün kesimleri ile kadın, çevre hareketleri ile de Kürtlerle de konuşmak zorundasın. Bugün eğer CHP, HDP ve Kürtlerle ilişki kuracaksa bu hareket ülkenin yararınadır. Mesele sadece bu 6 partinin ideolojik meselelerine kalırsa yeni bir anayasa yapılamaz. Türkiye o zaman Tayyip Erdoğan’ın yerine daha genç ya da tartışmalı da olsa başka bir cumhurbaşkanı seçmiş olur. Türkiye’nin bugün ihtiyacı bütün kimliklerin ve hayat tarzlarının bir arada yaşaması. Her bir hareketin, fikrin temsilcileri ile konuşmayacaksınız da kiminle konuşacaksınız. 6’lı masanın farklılıkları koruyarak ortak yaşam ve gelecek için bir arada olduklarını doğru anlatabilmeleri lazım bu olmadığı sürece toplumda tereddüt oluyor.”
‘İKTİDAR SİYASİ ALANI DARALTACAK’
İktidarın, seçim yaklaştıkça siyaset alanını daraltacağını düşündüğünü ifade eden Ağırdır, iktidarın şu anki politikalarla seçmenin tercihlerini bükemeyeceğini dile getirdi. Ağırdır, iktidarın ‘özgürlükler yerine güvenlik ve devletin bekası’ gibi bir strateji seçime gitmesi durumunda seçmenin etkilenebileceğini söyledi.
Ağırdır, “Eğer toplum veya bireyler devletin bakası konusunda bir risk algısına kapılırsa o zaman devletten yana tercihte bulunabilir. Özgürlük yerine güvenliği seçebilir. Bugünün dünyasına bakınca da iktidarın belki bu duyguyu yaratmaya yönelik tercihleri olabilir” dedi.