Geçtiğimiz ay Mardin’in Derik ilçesinde art arda meydana gelen 1 polis memurunun şehit olduğu, 19 kişinin hayatını kaybettiği kazada bilirkişi raporu hazırlandı. Çarpıcı tespitlerin yapıldığı kaza raporunda, gübre yüklü iki TIR’ın sürücüsünün seyir sırasında kullanım hatası yaptığı, yola gereken dikkati vermediği, uyarı levhalarını dikkate almadığı, yüksek viteste rampayı inmeye çalışırken hızdan kaynaklı olarak frene “bas çek” yaparak kampanalı fren sistemi elemanlarının aşırı ısınmasına ve devre dışı kalmasına neden olduğu belirtildi.
BİLİRKİŞİ RAPORU TAMAMLANDI
İlçenin Üçyol mevkisinde 20 Ağustos’ta kaza yapan araçlara müdahale edenlere TIR’ın çarptığı olayla ilgili yürütülen soruşturma kapsamında bilirkişi raporu tamamlandı.
BÜTÜN UYARICI LEVHALAR ASILI DURUMDA
Raporda, ilk kazada U.G. idaresindeki TIR’ın kaldırımda yürüyen 4 kişiye çarptığı ve olayda 4 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. İkinci kazanın ise Y.Ş. yönetimindeki TIR’ın ilk kazada yaralananlara yardım için toplanan vatandaşlara çarpması sonucu meydana geldiği belirtilen raporda, 16 kişinin de bu olayda hayatını kaybettiği kaydedildi.
Bilirkişi raporunda trafik kazasının 47-75 il yolunun (Mazıdağı-Derik yolu) Derik merkezinden geçen kısmında meydana geldiği ifade edildi.
UYARI LEVHALARI DİKKATE ALINMAMIŞ
Yolun zemininin asfalt kaplama olduğu, yol şerit çizgisinin bulunduğu, yolda çalışma olduğundan bölünmüş yolun Derik istikametinin iki yönlü olarak kullanıldığı kaydedilen raporda, “Trafik akışının Derik istikametine iki yönlü olarak verildiği, iki yönlü yerde gerekli trafik işaret ve levhaların bulunduğu, araçların kaza mahalline geldiği istikamette 6,1 kilometrelik eğim bulunduğu, yol üzerinde eğimin yüzde 10 olduğunun trafik levhaları ile belirtildiği, hız limitinin çalışma yapılan alanda 30 km/s’e (kilometre/saat) düşürüldüğü ve buna dair hız tahdit levhasının bulunduğu tespit edildi.” bilgisine yer verildi.
İLK KAZAYA KARIŞAN TIR’DA 287 KG YÜK FAZLALIĞI TESPİT EDİLDİ
İlk kazaya karışan U.G’nin idaresindeki TIR’ın yük ağırlığının 27 bin 60 kilogram olduğu ancak yarı römork ile taşıyabileceği azami yükün 26 bin 782 kilogram olarak tespit edildiği belirtilen raporda, araçta 278 kilogram fazla yükün bulunduğu, ikinci kazaya karışan TIR’da ise tonaj aşımının bulunmadığı kaydedildi.
ARAÇLARIN TAKOGRAFLARI İNCELENDİ
Bilirkişi raporunda kazaya karışan iki TIR’ın takograf (hızölçer) cihazlarıyla ilgili de inceleme yapıldığı ifade edildi.
Raporda, ilk kazadaki TIR’ın takograf cihazlarıyla ilgili şu değerlendirme yer aldı: “TIR’ların takograf incelemelerinde, kazaya karışan ilk TIR’ın parçalanan ve elektrik aksamı zarar gören cihaz, takograf teknisyeni eşliğinde söküldüğünde içerisinde sürücü kartının bulunmadığı, dolayısıyla araçtan 24 saatlik sürücü bilgileri alınamadığı, bunun yerine takografın sürücüsüz olarak kaydettiği verilerin çıktıları alındığı, ilgili takografın 24 saatlik araç çıktısında aracın 83 kilometre yol aldığı görüldü. Takograftan alınan 24 saatlik araç çıktısında 11 saat 26 dakika sürüş bilgisi, 12 saat 34 dakika çalışma bilgisi göründüğü, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 49’uncu maddesine göre ticari amaçla yük ve yolcu taşıyan araçların sürücülerinin 24 saatte en fazla 9 saat araç kullanabildiği, araçtan alınan 24 saatlik araç çıktısında 11 saat 26 dakika sürüş göründüğü ancak bu 11 saat 26 dakikalık sürüşün takografta sürücü kartı bulunmadığından sadece U.G. mi yoksa U.G. ile başka sürücülere mi ait olduğunun tespit edilemediği belirlendi.”
İLK TIR’IN HIZI 126 KM/S
Olay yerinde yapılan incelemede ilk TIR’ın kaza anındaki hızının 126 km/s (kilometre/saat) olduğu ifade edilen raporda, şöyle denildi:
“Araç üzerinde yapılan incelemede fren sisteminin eski teknoloji ürünü olan kampanalı fren sistemi olduğu tespit edilmiştir. Fren sistemi kampanalı olan araçları kullanan sürücülerin özellikle yüklü bir şekilde eğimli yollardan inerken aracı düşük viteste kullanmaları, vites yükseltmeden motor freni ile ilerlemeleri ve sık sık frene basarak fren sisteminin aşırı ısınarak devre dışı kalmasına sebep olmaması gerekmektedir.
Somut olayda üzerinde 27 bin 60 kilogram yük bulunan çekicinin kaza mahallinin 6,1 kilometre gerisinde başlayan eğimli yola girmeden önce (yüzde 10 eğim levhası mevcut) vites küçültmesi, küçülen vitesin motora yaptığı baskıyla çok az da frene basarak rampayı inmesi gerekirdi ancak sürücünün kullanım hatası yaptığı yüklü bir şekilde eğimli yolda kaza yerine yaklaşana kadar yüksek viteste ve yolun icap ve şartlarına uymayan bir hızda frene bas çek yaparak ilerlediği, kampanalı fren sisteminin aşırı ısınarak devre dışı kalmasına neden olduğu anlaşılmaktadır.”
İKİNCİ KAZAYA KARIŞAN TIR’IN TAKOGRAFINDA SÜRÜCÜ KARTI BULUNAMADI
Kazaya karışan ikinci tırın takograf incelemesinde de parçalanan ve elektrik aksamı zarar gören cihazın, teknisyen eşliğinde araçtan söküldüğü belirtilen raporda, cihaz içerisinde sürücü kartının bulunmadığı, takografın “out” konumunda olduğu, dolayısıyla araçtan 24 saatlik sürücü bilgilerinin alınamadığı, bunun yerine takografın sürücüsüz olarak kaydettiği verilerin çıktıları alındığı ifade edildi.
Takograftan alınan 24 saatlik araç çıktısında 11 saat 1 dakika sürüş bilgisi, 1 saat 45 dakika çalışma ve 11 saat 14 dakika dinlenme bilgisi göründüğü kaydedilen raporda, TIR’dan alınan 24 saatlik araç çıktısında 11 saat 1 dakikalık sürüş görünmesine rağmen aracın takograf kayıtlarında kilometre bilgisinin değişmediği ve “0” kilometre yol aldığının görüldüğü belirtildi.
İMDAT FRENİNİN ÇALIŞMASINI ENGELLEDİ
Takograflardan hız-zaman grafiği çıktısı alınamadığı ancak somut olayda Kent Güvenlik Yönetim Sistemi görüntülerinden aracın kaza yerine yaklaşırken yapmış olduğu ortalama hızın hesaplanabildiği, 2,6 kilometre yoldaki ortalama hızının 126 km/s olduğunun tespit edildiği belirtilen raporda, şu ifadeler yer aldı:
“Araç üzerinde yapılan incelemede fren sisteminin eski teknoloji ürünü olan kampanalı fren sistemi olduğu tespit edilmiştir. Fren sistemi kampanalı olan araçları kullanan sürücülerin özellikle yüklü bir şekilde eğimli yollardan inerken aracı düşük viteste kullanmaları, vites yükseltmeden motor freni ile ilerlemeleri ve sık sık frene basarak fren sisteminin aşırı ısınarak devre dışı kalmasına sebep olmaması gerekmektedir.
Kaza sonrası otoparka çekilen çekici ve yarı römork incelendiğinde, aracın yarı römorkuna giden ve römorktaki fren sisteminin çalışmasını sağlayan hava hortumunun plastik kelepçeyle sıkılmak suretiyle devre dışı bırakıldığı yani çekicinin kaza mahalline gelirken sadece çekici kısmının fren sisteminin çalıştığı, yarı römorkun fren sisteminin çalışmadığı anlaşılmaktadır. Bu hortumun devre dışı bırakılması yarı römorkun freninin çalışmasını engellediği gibi imdat freninin de çalışmasını engellemektedir.”
20 Ağustos’ta Mardin’in Derik ilçesinde kaza yapan araçlara müdahale edenlere tır çarpması sonucu can pazarını anımsatan görüntüler ortaya çıkmıştı…
İLK TIR’IN SÜRÜCÜSÜNÜN YETERLİLİK BELGERİ YOK
Raporda ayrıca ilk kazaya karışan TIR sürücüsü U.G’nin Karayolu Taşıma Kanununa göre ticari araç kullanmaya yarayan Mesleki Yeterlilik Belgesi (SRC) ve aynı kanuna göre zorunlu olan psikoteknik değerlendirme belgesinin bulunmadığı, ikinci kazaya karışan sürücünün ise hem SRC’sinin hem de psikoteknik değerlendirme belgesinin bulunduğu kaydedildi.
TIR’LARIN BİRİ 126, DİĞERİ 125 KM/S HIZLA KAZA MAHALİNE GİRMİŞ
Raporun sonuç ve kanaat bölümünde, ilk kazaya karışan TIR sürücüsü U.G’nin üzerinde 27 ton gübre yüküyle Mazıdağı ilçesinden Derik ilçesine seyri sırasında kaza yerine 6,1 kilometre mesafede bulunan yüzde 10 eğimli yola girdiği, seyri sırasında kullanım hatası yaparak çekicinin fren sistemi elemanlarının aşırı ısınarak devre dışı kalmasına neden olduğu belirtildi.
Fren sistemi aşırı ısınmaktan devre dışı kalmış aracın 126 km/s hızla kaza mahallinde bulunan kavşağa giriş yaptığı bilgisine yer verilen raporda, “O esnada önüne çıkan araçlara (ışıkta beklemekteyken yeşil ışıkla birlikte hareket haline geçen 3 araç) çarpmamak için direksiyon hakimiyetini kaybetmesi ve yoldan çıkarak kaldırımda yürüyen ve yol dışında bulunan 4 adet yayaya çarparak ölümüne neden olduğu tespit edilmiştir.” denildi.
TIR EĞİLİMİ YOLA GİREREK KULLANIM HATASI YAPTI
İlk kazadan 33 dakika sonra TIR sürücüsü Y.Ş’nin de üzerinde 26 ton gübre yüküyle ilk kaza yapan araçla aynı istikametten Derik ilçesi istikametine seyri sırasında kaza yerine 6,1 kilometre mesafede bulunan yüzde 10 eğimli yola girdiği, seyri sırasında kullanım hatası yaptığı kaydedildi.
Raporda şu değerlendirmeye yer verildi: “Çekicinin fren sistemi elemanlarının aşırı ısınarak devre dışı kalmasına neden olduğu, fren sistem elemanları aşırı ısınmaktan devre dışı kalmış aracın ortalama 125 km/s hızla kaza mahallinin 373 metre gerisindeki viraja geldiğinde yarı römorkun sağ lastiklerinin kaldırım bordur taşlarına çarptığı, çarpmanın etkisiyle lastiklerin patladığı, ilk kazada yaralananlara yardım amacıyla gelen vatandaşlar ve görevli kamu görevlilerinin patlama sesiyle sağa sola kaçışmaya başladığı, 47 AT 413 plakalı araç sürücüsü B.T’in de sesi duyarak aracıyla kaçmaya çalıştığı, kaçarken yol kenarından bir yayanın aracın önüne doğru koştuğu, B.T’nin frene bastığı ancak yayaya çarptığı, yayanın yere düştüğü, daha sonra Y.Ş. idaresindeki çekicinin B.T. idaresindeki 47 AT 413 plakalı araca, yere düşen yayaya ve olay yerinde bulunan vatandaşlara ve kamu görevlileri ile araçlara çarparak yoldan çıktığı ve bir iş yerine çarparak durduğu tespit edilmiştir.”
2 TIR SÜRÜCÜSÜNDEN KRİTİK HATALAR
Raporun son kısmında ise art arda yaşanan iki kazada, gübre yüklü iki TIR’ın sürücüsünün seyir sırasında kullanım hatası yaptığı, yola gereken dikkati vermediği, uyarı levhalarını dikkate almadığı, yüksek viteste rampayı inmeye çalışırken hızdan kaynaklı olarak frene “bas çek” yaparak kampanalı fren sistemi elemanlarının aşırı ısınmasına ve devre dışı kalmasına neden olduğu belirtildi.
Raporun “kamu görevlileri ile kurumlar açısından” kısmında ise şu değerlendirme yapıldı: “İlk kazadan sonra olay yerine intikal eden görevlilerin olay yerine şerit çektiği, gerekli işaretlemelerin yapıldığı, üzerinde resmi yelek bulunan iki görevlinin trafiği tanzim ederek gelen araçları ikaz ettiği anlaşılmaktadır. Bu haliyle kazaya müdahale eden kamu görevlilerinin kazanın oluşumuna etki eden herhangi bir kural ihlalleri ile ihmallerinin bulunmadığı görüş ve kanaatine varılmıştır.”