İktidara yakınlığıyla bilinen Hürriyet gazetesi muharriri ve Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın 15 Temmuz darbe teşebbüsü gecesi Cumhurbaşkanı Erdoğan’la yaptığı canlı yayın, toplumsal medyada yine gündem oldu.
Oyuncu Berna Laçin, toplumsal medya hesabından Faal Haber’in “CNN Türk’ün Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın, Erdoğan’nın halkı sokaklara çağırdığı görüşmeyi, MİT’çi Nuh Yılmaz’la evvelce ayarladığını gazeteci Cevheri İnanç ortaya çıkardı” tezini alıntılayarak “Bunu araştıracak gazeteci dostlardan haber bekliyoruz” diyerek bir paylaşımda bulundu.
Fırat, Berna Laçin’e cevap olarak “Meğer 15 Temmuz’dan beri karın ağrısı çekiyormuş zavallı ???? sonunda rahatlamıştır. Herhalde” sözlerini kullandı.
Hande Fırat, 15 Temmuz ile ilgili kendisi hakkında ortaya atılan birtakım savlara bugün köşesinden karşılık verdi.
Fırat’ın yazısının ilgili kısmı şöyle:
“1- Nuh Yılmaz periyodun MİT Basın Danışmanı idi. Darbeden bir gün evvel kendisiyle görüşmedim. Bu durum pek kolay bir biçimde telefon sinyallerinden (HTS kayıtları) anlaşılabilir. Haydi çıkarın kayıtları!
2- Gazeteci, her kurumun basın danışmanıyla görüşür. Bilhassa darbe gecesi kaçmak ya da saklanmak yerine işe giden ben; doğal olarak tüm basın danışmanlarını, tüm politikleri, tüm kurumların yetkililerini gece uzunluğu aradım.
3- Meskendeki kıyafetlerimle fırladım ofise… Jetler uçarken; kadro elbise giyip makyaj yapmak da aklıma gelmedi.
4- Cumhurbaşkanı’nın Özel Kalem Müdürü Büyükelçi Hasan Doğan’ı da gece uzunluğu daima aradım. Diğerleri da arasalardı… Toplumsal medyada, “Erdoğan öldü, kaçtı” saçmalıkları yayılınca ve kapıda yaptığı açıklamayı göremeyince de “Bana bağlanın” dedim.
YAYIN, DÜĞÜN FATURALAR VE KOMEDİ
Darbe teşebbüsünden çok sonra Altın Kelebek Ödülleri’nde “Hande, sen bir de yayını yaparsan sana düğün yaparım” diyen eski ve saygıdeğer işverenim Aydın Doğan’a gelelim. FETÖ’cünün dediği üzere Aydın Doğan 70 yaşında. Yeniden FETÖ’cünün tabiriyle ağzından kaçırdığı “doğru” değildi. Yalnızca yaptığı konuşmaların tarihlerini karıştırmıştı. Aydın Doğan’ı orada bozmak da bana yakışmaz, kendisine saygısızlık olurdu.
5- 15 Temmuz yayınından kimsenin haberi yoktu. Ne Aydın Doğan ile ne de periyodun Genel Yayın Direktörü ile konuşacak vaktim ya da fırsatım oldu. Aydın Doğan, Mehmet Ali Yalçındağ, Ferhat Boratav, Erdoğan Aktaş konuşabilirler. Asıl o gece İstanbul rejide oturan Sema Bingöl anlatsın. Benim bağırmam, el sallamam, dönün bana demem üzerine; beni yıllardır tanıdığı için kendisi inisiyatif kullanıp yayına beni aldı.
6- O gece darbe bildirisinin kim tarafından yayına verildiği, biz “Vermeyin” deyince nerede, ne arbedeler çıktığını ise tarihin karanlıklarına bırakıyorum. Benim karanlıklarla işim olmaz.
7- Aydın Doğan dahil kimsenin Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığımız temastan haberi yoktu. Saniyeler içinde gelişen bir olaydı. Ben, Hasan Doğan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ankara’da açık ofiste benimle çalışan arkadaşlarım o birkaç saniyeyi bir arada yaşadık.
8- O yayından ve darbe gecesinden bir ay sonra İstanbul’da Aydın Doğan ile sohbet ederken: “Hande, artık bir de gerçek manada yayına alırsan düğünün benden” dedi.
9- Tanışıp evlenmeye karar verdiğim eşim ise zati bu türlü bir teklifi asla kabul etmezdi, etmedi de… Faturalar bilginize sunulmuştur”